4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “Düzeltme” başlıklı 1027. Maddesinde:

“İlgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru, tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme kararıyla düzeltebilir.

Düzeltme, eski tescilin terkini ve yeni bir tescilin yapılması biçiminde de olabilir.

Tapu memuru, basit yazı yanlışlıklarını, Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelik uyarınca re’sen düzeltir.”

hükmü yer almaktadır. Bu hüküm tapu kaydının düzeltilmesi (tashihi) davalarının yasal dayanağını teşkil etmektedir.

Kural olarak tapuda kayıt düzeltim davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabilir. Bunun yanı sıra elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan herhangi biri de tek başına, tapuda miras bırakanla ilgili olarak düzeltme isteyebilir. Ayrıca tapu kaydındaki eksiklik ya da yanlışlık bir başka dava sırasında saptanıp da bu eksikliğin giderilmesi için taraflara yetki verildiğinde, yetki verilen kişi kaydın düzeltilmesi için dava açma olanağına sahiptir.

Tapuda kayıt düzeltim davası uygulamada çok sık rastlanan bir dava türüdür. Örneğin davacı, kendine ait taşınmazın tapu kaydında isminin yanlış yazıldığını, isminde harf hatası bulunduğunu ve bunun düzeltilmesini talep edebilir.

Bu dava ile sadece tapu kütüğünde yer alması gereken kayıtlar düzeltilebilir. Bu kayıtlar; malikin adı, malikin soyadı, malikin baba adı, edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasıdır. Bu davada Sulh Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Taşınmazın aynına ilişkin bir dava olması nedeniyle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır.

Tapu kayıt düzeltim davasında Yargıtay kararları ışığında dikkat edilmesi gereken birçok önemli ayrıntı bulunması nedeniyle davacıların konusunda uzman bir gayrimenkul avukatı ile çalışmaları elzemdir.